karanlıkenerji, olympusdağı, tardigrad, Uzay |
Uzay; büyüklüğü, karanlığı, galaksileri, olayları, sırlarla dolu karmaşık yapısıyla her zaman insanların merakını uyandırmış; bilim insanlarının da araştırma konusu olmuştur. Yüzyıllardır merak ettiğimiz, araştırdığımız, incelediğimiz ve günümüzde hala sonunu bulamadığımız, sonsuz olduğunu düşündüğümüz bu devasa boşluk hakkında yaptığımız araştırmaların sonuçları bizleri şaşırtmaya devam ediyor. İşte! Uzay hakkında en ilginç bilgileri sizler için derledik.
-
UZAY NASIL KOKUYOR?
Hiç uzayın nasıl koktuğunu merak ettiniz mi? Uzaydan dönen astronotlarların tariflerine göre ve yaydıkları kokulara göre anladığımız kadarıyla uzay; sıcak metal, kaynak ve yanık et gibi kokuyor.
NASA astronotu Kevin Ford: “Hayatım boyunca hiç koklamadığım bir şey gibiydi; ama asla unutmayacağım bir koku.”
-
UZAYDA AĞLAMAK NASIL OLURDU?
Yerçekimsiz bir ortamda ağlarsak ne olur? Uzayda teknik olarak ağlamak imkansızdır. Çünkü yerçekimi olmadığı için gözyaşlarımız aşağıya doğru süzülmek yerine havada damlacıklar halinde kalır.
Kanadalı astronot Chris Hadfield uzay gemisinin içerisinde uzayda ağlamak ile igili ilginç bir video çekti. Bu video ile bizlere uzayda yer çekimi olmadığı için gözden çıkan damlaların aşağıya doğru inemediğini ve gözünün altında biriktiğini göstermiş oldu.
-
KARANLIK ENERJİ
Karanlık enerji, kozmolojik verileri açıklamak için öne sürülmüş bir enerji türüdür. Henüz 1998 yılında keşfedilen karanlık enerji; tüm uzayı doldurmakta ve itici çekim kuvvetine sahip olma özelliği göstermektedir. Evrenin %73’ünü oluşturan karanlık enerjinin varlığına dair en önemli veri, evrenin genişleme hızındaki artıştır. Bir diğer deyişle; evrenin genişleme hızının artmasına neden olan itici kuvvetin kaynağı; karanlık enerjidir.
-
OLYMPUS DAĞI
Güneş Sistemimizin en yüksek dağı olan ve aynı zamanda ismini Yunan Mitolojisi’nde 12 tanrının yaşadığı düşünülen dağdan alan; Olympus Dağı Mars’da bulunmaktadır. 21km olan dağ, 8800 m ile Dünyamızın en yüksek dağı olan Everest Dağı’ndan iki buçuk kat daha yüksektir.
-
UZAYDAN GELEN SİNYAL
SETI Projesinde görevli olan fizikçi Dr. Jerry R. Ehman, her gün yaptığı gibi rutin olarak Radyo Teleskoplarının topladığı verileri incelerken 15 Ağustos 1977 tarihli verilerde daha önce hiç rastlanılmamış sinayallere rastladı. Bu sinyaller fazlasıyla garipti ve o dönemin yorumlamalarına göre de uzaylıların yaşamının kanıtı niteliği taşıyabilirdi. Bir takım yıldızının bulunduğu bölgeden gelen ve tam olarak 72 saniye süren bu sıra dışı radyo sinyali fazlasıyla merak uyandırdı.
Dr. Ehman; “Daha önce bu kadar güçlü bir sinyal görmemiştim. Bu bana göre uzaydan gelen bir çeşit “Merhaba” anlamına geliyor”
-
MUCİZE HAYVAN TARDİGRAD
Dünya’nın en küçük hayvanları olan Tardigradlar mikroskobik canlılardır. Boyu iki milimetreyi geçmeyen 8 ayaklı, omurgasız, minik su ayıları Dünya’da 10 milyar yıl yaşayabilmekte ve Dünyamızın en dayanıklı hayvanı olarak bilinmektedirler.
Yaklaşık bir yıl önce yapılan bir araştırmada, ilk kez bir hayvan türü uzay boşluğunda denemeye tabi tutuldu. Soyuz füzesiyle fırlatılan Avrupa uzay aracı FOTON-M3’teki tardigradlar 270 km irtifada uzay boşluğuna bırakıldılar. Uzay boşluğunda ve radyasyonunda hayatta kalmayı başaran Tardigradlar herkesi şaşırttı.
Kristianstadt Üniversitesi’nden İngemar Jönsson, “Bu hayvancıkların, uzay boşluğunun bu kadar aşırı koşullarına maruz kalmalarına rağmen yaşamayı başarmaları büyük bir gizemdir” dedi.
Yazan: Özge Gökçe
Kaynakça:
bilim.org
astronomievi.com
evrimagaci.org
bilimma.com
webtekno.com